Kitaplar; içinde olduğumuz cehaletin kendisi ve gölgeleri ile savaşan güç, aydınlığa açılan kapıların anahtarı, geçmiş ve gelecek arasında bağ kuran köprü, yaşam tablomuza renk verecek olan bilgilerdir.
Hepimiz sınırları çizilmiş bir tablonun içinde yaşadığımızı sandığımız birer detayız. Varlığımız bir kalemin dokunuşlarına, rengimiz ise cehaletin karanlığına tutsaktır. Kölesi olduğumuz kalemin, sınırlara mahkum tutulduğumuz tablonun kurtuluşu bilgidir. Ne yazık ki bilginin ve kitapların bu gücüne inanmakta zorlanıyoruz. Oysa bütün sıkıntılarımızdan kopup her kelimenin satırlarda ki ahenginde, her sayfanın bilgisinde yanlışlar arasından doğruları bulabiliriz.